Son Dakika:
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı koordinesinde; “Kumar, Tombala, Oyun Makineleri ve Yasadışı Bahis” suçlarına yönelik ülke genelinde 9.854 ekip, 33.520 personelin katılımıyla 18 Haziran’da “Yasadışı Bahis” ve “Kumar, Tombala ve Oyun Makineleri” uygulamaları yapılmıştır. Yasadışı Bahis uygulamasında; 6 yasadışı bahis oynatılan işyerinde, 21 oynatan şahıs hakkında 7258 Sayılı Kanun kapsamında adli işlem, 44 şahıs hakkında yasadışı bahis oynamaktan idari işlem uygulanmıştır. 11 şahıs gözaltına alınmış, 167 aranan şahıs yakalanmıştır. Kumar, Tombala ve Oyun Makineleri uygulamasında; -18.145 işyeri ve 543 dernekte, -21 şahıs gözaltına alınmış, -306 aranan şahıs yakalanmış, -81 şahıs hakkında adli işlem yapılmış, -323 şahıs hakkında idari işlem yapılarak, para cezası uygulanmıştır. 71 umuma açık işyeri ve derneğe idari işlem yapılmıştır. Yapılan uygulamalarda; 8 adet bilgisayar, 22.619 TL para, 4 adet tabanca, 24 adet mermi, 3 adet kurusıkı tabanca, 8 adet oyun makinesi, 3 adet tombala makinesi, 283 gram esrar, 70 adet kaçak sigara ve çok sayıda yasadışı bahis oyun kuponu ile kumar oynanması için materyaller ele geçirilmiştir.
Ankara Spor Salonu'nda gerçekleştirilen HDP kongresi yine skandal görüntülere sahne oldu. Ankara Spor Salonu'nda yapılan kongrede PKK destekçisi grup ölçüyü iyice kaçırdı. Kongreye katılan bir grup terör destekçisi, terörist başı Öcalan'a destek sloganları atıp halay çekti. @GizliServis06 adlı bir kullanıcı tarafından Twitter'da hızla yayılan skandal görüntüler büyük tepki çekti. SORUŞTURMA BAŞLATILDI Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara'da düzenlenen HDP 5. Olağan Kongresi'nde terör örgütü lehine atılan sloganlardan dolayı soruşturma başlattı. Güvenlik güçlerinin tespit ettiği 4 zanlı yakalanarak gözaltına alındı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tütün mamülleri ve sigara kaçaçılığına yönelik başlatılan operasyon hakkında bilgi verdi. Bakan Soylu, 7 ilde eş zamanlı başlatılan operasyonlarda, 214 şüpheli hakkında gözaltı kararı alındığını belirtti. "524 milyon TL'lik vergi kaybı önlendi" Tütün mamülü ve makaron kaçakçılarına yönelik ilk büyük çaplı operasyon olduğuna vurgu yapan Bakan Soylu, "İlk 6 ayda 3,8 milyon kaçak sigara paketi ele geçirildi" diyerek 524 milyon TL'lik vergi kaybının da önüne geçildiğini belirtti. 8 suç grubuna "Nefes Operasyonu" Nefes Operasyonu olarak adlandırılan operasyonla ilgili Bakan Soylu, "Tüm illerde suç gruplarına yönelik çalışma yapılmış, 8 suç grubunun bu sabah itibariyle 615 adreste arama kararı alınmıştır." dedi.
İsveç Parlamentosunun Kürt parlamenteri Amineh Kakabaveh Rûdaw’ın akşam bültenine canlı bağlantıyla katılarak Türkiye, Finlandiya, İsveç arasında imzalanan ‘üçlü mutabakat’ta yer alan Türkiye’nin talep ettiği bazı isimlerin teslim edilmesi sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Amineh Kakabaveh, İsveç'in 4 kişiyi Türkiye'ye teslim ettiğini söyledi. Kakabaveh, bu açıklamasıyla geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "3-4 kişi teslim edildi" açıklamasını teyit etmiş oldu. Amineh Kakabaveh Türkiye’nin “terörist” olarak tanımladığı isimlerin büyük kısmının Kürt, devrimci ve siyasi faaliyetleri yüzünden Türkiye, Suriye ve İran’dan yurtdışına çıkmak zorunda kalan isimler olduğunu belirterek, “Ancak İsveç polisi onları terörist olarak görmüyor” dedi. İsveç'ten talep edilen listeye ilişkin Amineh Kakabaveh şunları söyledi: "Bu Erdoğan’ın listesidir. İsveç hükümetinin Türkiye’nin isteklerini yerine getirmesine karşıyım ve bu konuda belli baskılarım da oldu. Listedeki isimler IŞİD’e karşı dünyayı kurtarmak için savaşan (Kürtler) kişiler, IŞİD tarafından öldürülme, işkence ve cezaevlerine atılmak korkusuyla İsveç’e geldiler." "ERDOĞAN'IN LİSTESİNE GÖRE BEN DE TERÖRİSTİM" Amineh Kakabaveh, esas sorunun İsveç'te neden o kadar Türk ve Kürt arasında 73 ismin istendiği olduğunu belirterek, “Aralarında Türkler bile var ve bunlardan dördünü gazeteci olarak tanıyorum. Biri Ermeni soykırımı hakkında yazdı, diğerlerinin de Erdoğan'a karşı yazıları var. Erdoğan'ın listesine göre ben de teröristim” dedi. "Buradaki hukuk Ortadoğu'daki gibi değil ve siyasilerin değil, yasal mercilerin elinde” diyen Amineh Kakabaveh, "Bu nedenle istedikleri kimseyi iade edemezler. Benim sorunum, sığınma hakkını henüz alamamış ve suçlanan insanların haklarının korunması. Kakabaveh, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne bu konuyu gündemlerine almaları için mektuplar gönderdiğini söyledi. "İSVEÇ TESLİM ETTİĞİ 4 KİŞİNİN İSMİNİ AÇIKLAMALI" Şu ana kadar İsveç hükümetinin 4 kişiyi Türkiye’ye teslim ettiğini ve teslim etme sürecinin başlatıldığını söyleyen Kürt parlamenter, "İsveç Adalet Bakanlığı ‘teslim edilenlerin liste ile alakası’ olmadığına yönelik açıklamasına inanmıyorum. Madem öyleyse neden daha önce teslim edilmediler. Bu yüzden teslim edilenlerin isimlerini açıklamalıdırlar” dedi. İsveç hükümetine güvenin kalmadığını belirten Amineh Kakabaveh “Bu süreçte yaptıkları hiçbir şeye inanmıyorum. 4 kişiyi teslim ettiler. Ve bu bir propaganda değil, bir gerçek” dedi ve "İki IŞİD emirinin iadesi de talep edilmişti ancak İsveç devleti, gazetecileri ve kamuoyu teslim edilmemeleri için seslerini yükselttiler, onları neden geri göndermediklerini merak ediyorum. Onlar daha önce Türkiye cezaevlerindeydiler” diye konuştu. "İsveç’te kanunlar değişmedi. Her şey kanunlara göre. Ancak yolda çok tehlikeli şeyler var. Bugün Türkiye'nin meselesi, yarın İran. Ben de İran Kürdistanı’nda bir zamanlar Peşmergelik yaptım. İtalya ve birçok ülkede bizim için yapılan destek yürüyüşleri oldu ama İsveç hükümeti sessiz. Türkiye'nin talepleri yüzünden insan haklarını ihlal edilmesine izin verilmemesi için çalışıyoruz. Çünkü Türkiye'nin ne olduğu insanlığa karşı, hatta Türklere ve burada yaşayanlara karşı nasıl bir zulüm uyguladığını biliyoruz” dedi. İsveç Parlamentosu’ndaki Kürt milletvekili Amineh Kakabaveh sözlerini şöyle tamamladı: "Şimdi parlamento yaz tatilinde ve seçimler iki ay sonra gerçekleşecek. Devlet Yasa Gözetlemesi Komitesinden yapılan anlaşma konusunda bir inceleme yapmasını talep ettim. Çünkü bu anlaşma (Türkiye ile İsveç arasındaki) hukuka aykırı. Türkiye’nin talepleri doğrultusunda insanların teslim edilmesi ve silah vermek İsveç yasalarına aykırıdır.” NE OLMUŞTU? Cumhurbaşkanı Erdoğan Finladiya ve isveç ile imzalana 3’lü mutabakat sonrası 28 Haziran'da gazetecilere yaptığı açıklamada, "Şimdi bu konuda verilmiş sözler var. Örneğin İsveç 73 teröristi bize gönderecek. Şu anda 3-4 tane gönderdiler. Ama bunlar bizim için yeterli değil. Tabii bunları Adalet Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız, Milli İstihbarat Teşkilatımız yakın markaja alıp takibini yapacak ve 'Bu teröristleri gönderin bakalım.' diyecek. Bunların hepsi bizim taleplerimiz olarak şu anda ortada. Bunlar geldi geldi; gelmediği takdirde gereği ne ise o gereğini de biz her an kurumlarımız ve birimlerimiz vasıtasıyla yapmaya devam edeceğiz" demişti.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Sarıtaş'ın, Orhantepe Mahallesi'nde 5 Ağustos'ta akşam saatlerinde evinin önüne motosikletli iki kişi tarafından saldırıya uğraması ve yaralanmasıyla sonuçlanan olaya ilişkin çok kapsamlı inceleme yürüttü. Yapılan çalışmalarda, Alevi Derneği Kurulu üyesi Naki D. (48) ile mağdur Selami Sarıtaş arasında kişisel husumet bulunduğu, Naki D'nin, Sarıtaş'ın itibarının zedelenmesi için yardım istediği Murat D'nin (41) durumu Muhittin F'ye (32) söylediği, bu kişinin durumu aktardığı Serkan G'nin (36) Ahmet Y. (30) ile saldırıyı gerçekleştirdiği belirlendi. Araştırmanın devamında, Naki D, Murat D, Muhittin F, Serkan A. ve Ahmet Y'nin yanı sıra konuyla ilişkisi olduğu belirlenen 4 şüphelinin daha kimliğini tespit eden polis, 9 kişiyi gözaltına aldı. Ayrıca, 15 ikamet ve bir iş yerinde yapılan aramalarda pompalı tüfek ile olayda kullanıldığı belirlenen motosiklet ele geçirildi. Emniyette sorgulanan zanlılar, işlemlerinin tamamlanmasının ardından Anadolu Adliyesine götürüldü. Adliyede savcılığa çıkarılan şüpheliler Ahmet Y, Muhittin F, Murat D. ve Naki D. tutuklama, B.S, S.A, B.E, R.O.İ ve E.Y ise adli kontrol talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Hakimlik ifadesinde olaydan haberi olmadığını öne süren Ahmet Y, "Kimseden para almadım. Kimseyi darbetmedim. Olaydan sonra kaçmadım. Haberlerde görünce olayın aynı olay olduğunu anladım." dedi. Muhittin F. de olay günü diğer şüphelilerle birlikte oturduğunu ve Murat D'nin kendisini aradığını iddia ederek, "Birisinin kadınlara sarkıntılık yaptığını söyledi. Telefonda konuşunca diğerleri olayı anladı. Serkan birden hiddetlenerek, 'Gidip döveyim' dedi. Bunu Murat ağabeye söyledim, 'Gidip dövsün' dedi. Serkan'ı suça azmettirmedim. Kendi rızamla gidip emniyete teslim oldum." ifadelerini kullandı. Murat D. ise savunmasında suçlamaları kabul etmedi. Hakimlikte savunma yapan Naki D. de kimseyi azmettirmediğini öne sürdü. Hakimliğe çıkarılan şüpheliler Ahmet Y, Muhittin F, Murat D. ve Naki D, "basit yaralama" suçundan tutuklandı. Hakimlik kararında, şüphelilerin üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi bulunduğu, bir kısım şüphelilerin firari olduğu ve delillerin tam toplanmamış olduğu gerekçesiyle tutuklama kararı verildiği belirtildi. Diğer şüpheliler B.S, S.A, B.E, R.O.İ ve E.Y. hakkında ise adli kontrol tedbirleri uygulanmasına hükmedildi.
İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik soruşturma kapsamında Adıyaman merkezli 2 ilde operasyon gerçekleştirdi. Ekipler, PKK elebaşlarından Sabri Ok ile kırmızı kategoride aranan Arzu Ok gibi birçok örgüt mensubuyla irtibatlı oldukları ve örgüt mensuplarına malzeme sağladıkları değerlendirilen Mehmet Ok, V.A, C.A. ile İ.V'yi gözaltına aldı. Zanlıların ikametlerinde yapılan aramalarda, çok sayıda örgütsel doküman, yasaklı yayınlar ile suç unsuru olabilecek basılı ve dijital materyal ele geçirildi. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan, Sabri Ok'un kardeşi ve kırmızı kategoride aranan "Mizgin" kod adlı Arzu Ok'un babası Mehmet Ok tutuklandı. Diğer zanlılar adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
AFAD Başkanı Yunus Sezer, düzenlediği basın toplantısında, tarihteki en büyük depremlerden biriyle karşı karşıya olunduğunu belirtti. Sezer, saat 04.17'de Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7,7 ve saat 13.24'te Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğünde depremler meydana geldiğini, 13.45 itibarıyla 105 artçı depremin söz konusu olduğunu bildirdi. Tüm bakanların koordinasyon için depremden etkilenen 10 ile dağıldığını aktaran Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hem buradan AFAD personelimiz hem il müdürlüklerimiz hem de valiliklerimiz, ilçeler dahil olmak üzere 23 vali görevlendirilmiş durumda. Bu kapsamda kış şartları da düşünülerek vatandaşlarımızın ihtiyaçları için özellikle 20 binin üzerinde çadır sevkiyatı gerçekleştirildi, 300 binin üzerinde battaniye ve diğer malzemeler şu anda sevk edilmeye devam ediliyor." Depremde yıkılan bina sayısında artış olduğu belirten Sezer, 2 bin 824 binanın yıkıldığı ihbarının alındığını bildirdi. Yoğun kış şartlarına ve yollardaki ulaşım sıkıntısına rağmen hem helikopter ve uçaklarla havadan hem de karadan deprem bölgesine büyük bir sevkiyat söz konusu olduğunu belirten Sezer, "Maalesef şu anda hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısının 1014 olduğunu da belirtmek istiyorum. İnşallah millet olarak depremzede vatandaşlarımızın yarasını hep beraber saracağız." dedi. "Tsunami etkisi yok" AFAD Deprem Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar ise Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlerden sonra sosyal medyada, "tsunami tehlikesi" olduğu yönünde yanlış bilgilerin yer aldığı dile getirdi. Tsunaminin, daha çok denizlerde meydana gelen depremler sonrasında ortaya çıkan bir tehlike olduğunu, yine karadan yaklaşık 100 kilometre içeride olan depremlerde de zaman zaman tsunami tehlikesinin oluşabildiğini aktaran Tatar, "Bu konuda, Türkiye'de tsunami erken uyarıyla ilgili sorumlu kuruluş, AFAD ile Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi'dir. Onlardan gelen herhangi bir tsunami uyarısı yok. Dolayısıyla bu iki büyük depremden sonra deprem bölgesine yakın olan Doğu Akdeniz bölgesindeki kıyısı olan kentlerimizi etkileyecek herhangi bir tsunami etkisinin olmadığını söylemek istiyorum." diye konuştu. Depremin olduğu bölgenin, Türkiye'deki en karmaşık fay sistemlerinin bulunduğu bir bölgeye karşılık geldiğini, burada birbiriyle bağlantılı birçok aktif fay hattının olduğunun bilindiğini ifade eden Tatar, "Bugün iki büyük depremle birlikte aslında çok büyük boyutlu, bölgesel, katastrofik bir depremle karşı karşıya kaldık." dedi. Sosyal medya üzerinden yer ve zaman verilerek deprem olacağı şeklinde yanlış bilgilendirmelerin bulunduğunu aktaran Tatar, bu konuda da vatandaşların dikkatli olmasında yarar olduğunu, hiçbir depremin zamanının söylenemeyeceğini kaydetti. Tatar, her iki depremden sonra vatandaşların hasarlı, eski binalardan uzak durmasının ve bu konularda devletin tüm görevlilerinin uyarılarının dikkate alınarak geçici barınma alanlarında bulunmalarının önem taşıdığını vurguladı. Yardımlarla ilgili bir soru üzerine Tatar, "Milletimiz yardımsever bir millet. Türkiye'nin her yerinden şu ana kadar yardım konusunda bize de ulaşan talepler var. Bunların hepsi Türkiye Afet Müdahale Planı kapsamında lojistik grubu tarafından değerlendiriliyor ve her bir talep ciddi şekilde ele alınarak sonuçlandırılıyor." ifadelerini kullandı. AFAD'dan açıklama Öte yandan Afet ve Acil Durum Başkanlığı'ndan (AFAD) depremlere ilişkin yazılı açıklama da yapıldı. Açıklamada, Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesinde 7,7 ve Elbistan Merkezli 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından saat 14.20 itibariyle 7 bin 3 kişinin yaralandığı, bölgede görevlendirilen toplam arama ve kurtarma personel sayısının 9 bin 698, görevlendirilen araç sayısının ise 216 olduğu kaydedildi. Dışişleri Bakanlığı ile yapılan görüşmelerde, kentsel arama ve kurtarma alanında uluslararası yardım çağrısında bulunulduğu hatırlatılarak, Malatya ve Adana havalimanlarının Uluslararası Yardım Çağrısı için toplanma alanı olarak belirlendiği ifade edilen açıklamada, Hollanda, Azerbaycan, İngiltere INSARAG Ağır Kentsel Arama Kurtarma Ekiplerinden yardım teklifi alındığı belirtildi. Açıklamada ayrıca Adana'dan Hatay'a 4 ABD helikopteri ile personel taşınmasının planlandığı, Azerbaycan'dan Türkiye'ye 179 arama kurtarma personelinin gönderileceği kaydedildi. Genelkurmay Başkanlığı tarafından 6 adet A400M, 5 adet C130, 7 adet C235 uçak ile İstanbul, Ankara ve İzmir'den bölgeye personel sevkiyatının planlandığı ve 6 uçağın bölgeye ulaştığı belirtilen açıklamada, Malatya'ya 500 komando ve 600 asker, Jandarma Genel Komutanlığı'ndan da Adana'ya 200 asker gönderildiği belirtildi.
AFAD: Bugün saat 11.38 itibarıyla Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerden kara yolu, demir yolu ve hava yoluyla 28 bin 44 kişi tahliye edildi. AFAD’dan yapılan açıklama şöyle; Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen vatandaşlarımızın barınma ihtiyacı sebebiyle il dışına gitmek isteyenler için Jandarma birimlerince bulundukları illerde, aşağıda adresleri verilen tahliye alanları oluşturulmuştur. Oluşturulan bu noktalara tahliye talebiyle başvuran vatandaşlarımızın tahliyesi yetkililerce belirlenecek olan en uygun vasıtalarla sağlanmaktadır. 9 Şubat 2023 saat 11.38 itibarıyla karayolu ve demiryolu aracılığıyla 4.607, havayolu aracılığıyla 23.437 olmak üzere toplam 28.044 vatandaşımız afet bölgesinden tahliye edilmiştir. Tahliye olan vatandaşlarımız, gidecekleri illerdeki Valilikler ve AFAD koordinasyonunda belirlenen barınma alanlarına ve misafirhanelere yerleştirilmektedir. Kendi imkanlarıyla ulaşım sağlayıp afet bölgesinden ayrılmak isteyen vatandaşlarımız, çıkış yapmadan önce bulundukları yerlerdeki Jandarma tahliye noktalarına bildirim yapmaları halinde, gidecekleri illerdeki barınma noktalarına yönlendirmeler yapılmaktadır.
